8 Aralık 2011 Perşembe

Sebatay Sevi

merve abla at üstünde
öncelikle bu adam kesinlikle ve kesinlikle merve sevi' in akbası degil. bu başka sevi.hikayemiz söyle başlıyor;
sebatay amca
kabbalistlerin yaptığı hesaba göre 1648 yılında mesih'in geleceğini hesaplamaları ama kimsenin ortaya çıkmamasından dolayı meydanı boş bulan yahudi kardeşimiz. ilk icraatı kendisini izmir' de ziyarete gelenlere mesihliğini açıklamak olan zat, bu açıklamasıyla izmirli hahamları karşısında bulur ve baskılar üzerine izmir' i terk- i diyar eyler. ama mesihliğinden vazgeçmez tabiki, mora, atina, selanik, istanbul hattında gezilere çıkarak mesihliği ialn için geziye çıkar, mora ve atina' da ilgi görmese de selanik' te iyi karşılansa da hahamların tepkisini çkmeyi yine bir şekilde başarır. ama nedense bir türlü bu davadan vazgeçmez ve 1648' de kaçırdığı trene 1666 ' da yeniden binmeyi dener. bu kez rivayete uyar ( mesih filistin' den çıkacak) ve filistin' e dogru yola koyulur, geçen kez yanlış yaptığını ve mesihliğini kendi ilan ederek büyük bir hata ettiğini düşünür, bu nedenle bu kez sara isimli yahudi bir kız rahibe kılığına girerek sabatay sevi' yi rüyasında gördüğünü ve allah' ın  mesih budur. dediğini gidilen heryer de kitlere anlatır. tabi bunun yeterli olmayacağı düşünen vew işini şansa bırakmak istemeyen sabatay gazze bölgesinde kahin olan nathan adlı bir şarlatandan da destek alınca sırtı yere gelmz ve insanları mesih olduğuna inandırmaya başlar. izimir başta olmak üzere bir çok kentte geniş kitlere mesih olarak ayinler ve toplantılar aracılıyla seslenir ve bu kez halkı kandırmayı başarır, sokaklarda onu selamlayan halk " mesih kral çok yaşa, sultan sevi çok yaşa; gibi nidalarda bulunur, dogal olarak sevi' de bunlardan etkilenip sinagoglardaki cumartesi ayininde osmanlı sultanının adını çıkarır, yerine " padişahlar padişahı"  yada "davut' un oğlu süleyman" gibi kendi egosunu tatmin edecek unvanlar söyler. tabi herşeyin bir sonun olduğu gibi padişah sevi' nin de bir sonu vardır. yaptığı taşkınlıklar osmanlı yönetimi tarafından defalarca uyarılmasına ragmen hak bildiği yolda devam eden sevi sonunda istanbul ve gelibolu' da haspedilir. sorgulaması ise osmanlı sultanı 4. mehmet tarafından 16 eylül 1666 yılında yapılır. sevi, halkı isyana teşvik etmekle suçlanır ama bu suçlamayı reddeder ve mesih olduğu konusunda diretir. diretince mucize göstermesi kararlaştırılır, ve göstereceği mucizede , elbilerini çıkarıldıktan sonra bedenine usta okçular tarafından nişan alınacak ve eger oklar yaralamazsa mesihliği kabul edelecektir. bu teklif sevi' yi korkutur ve mesih olmadığını söyler anında. tabiki ölüm korkusu bu başka birşeye benzemez. ve müsülüman olup;mehmet adını alır, ama bir farkla müslümanlığı usulen kabul eder. yani özünde yahudi inanışlarını yaşamaya devam eder. bazı kaynaklar da tevratı yere attığı ve üzerine tükürdüğünü söylenir ama dogruluk derecesinden emin olmadığım için bilemiyorum. sabatay sevi' nin dünya tarihine bıraktığı en büyük miras dönmelik kavramıdır. bu olaylardan sonra halen sabata sevi' nin destekçisi olanlar onun gibi müsülümanlığı usulen kabul edip , aslında yahudi olarak yaşamaya devam etmişlerdir.

2 yorum: